Archive | 2021

Glomerülonefritin seyri; yaşam kalitesi ve depresyon ile ilişkisi

 
 

Abstract


Amac: Glomerulonefritler, kronik bobrek hastaliginin onemli nedenlerinden biri oldugundan hastalarda olum korkusu, anksiyete ve depresyon gorulme sikliginin artmasi beklenen bir durumdur. Hastalik siddetinin en onemli prognostik bulgusu olan proteinuri ile yasam kalitesi ve depresyon arasinda iliski olup olmadigini ortaya koymak icin bu calisma planlanmistir. Gerec ve Yontem: Nefroloji Kliniginde glomerulonefrit tanisi alan 29 hasta calismaya dâhil edildi. Hastalara tani aninda, tedavi ve izlemin 3. ve 6. ayinda olmak uzere Kisa Form 36 (SF-36) ve Hastane Anksiyete ve Depresyon Olcegi (HAD) uygulandi. Es zamanli bakilan laboratuvar parametreleri ile iliskileri degerlendirildi. Bulgular: Hastalarin yas ortalamasi 44±17 yil idi. Baslangic, 3. ay ve 6. aylarda depresyon ve yasam kalitesi ile proteinuri arasinda istatistiksel olarak anlamli farklilik izlendi. Hastalar 6. ayda remisyon acisindan degerlendirildiginde kismi ve tam remisyona giren 22 hastanin genel saglik, anksiyete ve agri parametrelerinin remisyona girmeyenlere gore anlamli farkli oldugu goruldu. Baslangictaki depresyon ve yasam kalitesi puanlarinda en etkin parametrenin hemoglobin duzeyi, 3. ve 6. ay arasindaki depresyon puanlarindaki anlamli iyilesmede en etkin faktorun de proteinuri miktarindaki azalma oldugu goruldu. Sonuc: Eriskin glomerulopati hastalarinda proteinuri varliginda, bobrek fonksiyon bozuklugundan bagimsiz olarak, dusuk yasam kalitesi, yuksek depresyon ve anksiyete skorlarinin saptandigi calismamiz proteinurinin onemini bir kez daha vurgulamistir.

Volume 34
Pages 181-191
DOI 10.5505/DEUTFD.2020.79553
Language English
Journal None

Full Text