Şerife Karagözoğlu

Intensive care nurses’ perception of futility Job satisfaction and burnout dimensions

Suffering repeated experiences of moral distress in intensive care units due to applications of futility reflects on nurses’ patient care negatively, increases their burnout, and reduces their job satisfaction. This study was carried out to investigate the levels of job satisfaction and exhaustion suffered by intensive care nurses and the relationship between them through the futility dimension of the issue. The study included 138 intensive care nurses. The data were obtained with the futility questionnaire developed by the researchers, Maslach Burnout Inventory and Minnesota Satisfaction Questionnaire. It was determined that nurses who agreed to the proposition that the application of futility demoralizes health-care professionals had low levels of job satisfaction but high levels of depersonalization. It was determined that nurses had moderate levels of job satisfaction, emotional exhaustion, and personal achievements but high levels of sensitivity. Nurses’ job satisfaction and sensitivities are positively affected when they consider that futility does not contradict the purposes of medicine.

Hastaların Bakış Açısıyla Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı ile Yaşamak: Fenomenolojik Çalışma

Amac: Bu calisma, KOAH’li bireylerin hastaliklariyla ilgili yasam deneyimlerini ve KOAH’la yasamanin anlamini hastalarin bakis acisiyla ortaya koymak amaciyla yapildi. Yontem: Fenomonolojik nitelikteki arastirma, 15 Mayis–15 Temmuz 2009 tarihleri arasinda bir universite hastanesinin Gogus Hastaliklari servisinde KOAH tanisi ile yatan 14 hasta ile yapildi. Calismaya katilmayi kabul eden hastalardan yazili onam alindi. Veriler tanitici bilgi formu ve yari yapilandirilmis gorusme teknigi ile elde edildi. Bulgular: Hastalarin tumu KOAH nedeni ile yasamlarinin olumsuz etkilendigini, gunluk yasam aktivitelerinde sinirlilik yasadiklarini ve sinirlilik yasamalarina neden olan en onemli semptomun solunum sikintisi oldugunu bildirmistir. Hastalarin buyuk bir kismi KOAH’la yasamayi “cok zor, olmekten beter bir durum” seklinde aciklamistir. Hastalarin tamami hastalik nedeniyle bagimlilik duzeylerinin arttigini, kendilerine saygilarinin ve guvenlerinin azaldigini ifade etmistir. On iki hasta KOAH nedeni ile cesitli sosyal kayiplar yasadiklarini, iki hasta ise hastalik surecinde ailelerinden daha fazla destek aldigini belirtmistir. Sonuc: KOAH, hastalarin yasamlarinin her alaninda onemli sinirliliklar ve duygusal degisiklikler yasamalarina neden olmaktadir. Kronik hastalikla yasamanin anlamini hasta bakis acisiyla inceleyen calismanin sonuclari hastalarin KOAH’dan nasil etkilendiklerini belirlemeye ve bireye ozgu hemsirelik bakim yaklasimlarinin gelistirilmesine katki vermesi acisindan onemlidir.